Bizden Haberler< Geri dönün

27.5.2013

4+4+4 Sisteminde Sınavlar: Okulun Sınavı – Sınav Okulu

İELEV olarak düzenlediğimiz “Okulun Sınavı – Sınav Okulu” başlıklı panelde 4+4+4 sisteminden yansıyanları değerlendirdik.

Kuruluşumuzdan bu yana eğitimde katma değer sağlama, öncü olma hedefi ile Eğitim Seminerleri düzenlemeye devam ediyoruz. 2012 yılında 4+4+4 Sistemi Neler Getiriyor? adı ile yaptığımız toplantının ardından, bu yıl da 4+4+4 Sistemi ve Sınavlar: Okulun Sınavı – Sınav Okulu teması ile ilgi duyan herkese açık olarak düzenlenen panel 25 Mayıs 2013 Cumartesi günü gerçekleştirdik.

Yeni eğitim sisteminin sınavlara etkisini Kariyer Danışmanı Oktay Aydın, 4+4+4 sisteminde ortaöğretimin ve liselerin yeniden düzenlenmesini Eğitim Reformu Girişimi (ERG) politika analisti Aytuğ Şaşmaz değerlendirdi. Sistemin öğrenci, öğretmen ve velilere yansımalarını ise Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Tezbaşaran aktardı.

Kariyer Danışmanı Oktay Aydın, 4+4+4 zorunlu temel eğitimde liseye geçiş sistemlerini, uygulamalarını aktardığı konuşmasında sınavlar nedeniyle öğrencilerin, ailelerin yaşadığı zorluklara değindi. Merkezi sınavların adları değişse de soru tiplerinin değişmediğini paylaşan Aydın, SBS’de puan hesaplamalarını, okullar ve yerleşim kriterlerini anlattı. Lise seçimi yaparken öğrencilerin kişiliğine ve hedefine uygun okullara yönelmelerini ve yetkin akademik kadroya sahip, yeterli donanımda, bireysel gelişime katkı sağlayacak ortamları olan zengin ve çok sayıda ders dışı etkinlikler sunabilen okulları tercih etmelerini öneren Aydın, mezunlarının üniversiteye giriş başarılarının da önemli bir kriter olması gereğini vurguladı. Ayrıca dil öğrenimi (Rusça-Çince-Arapça-İspanyolca) ile tematik okul kavramının gelecek okul inşasında önemli bir yer tutacağını belirtti.

Eğitim Reformu Girişimi (ERG) politika analisti Aytuğ Şaşmaz, panelde değişen/değişmesi gereken ortaöğretim (lise) paradigması ve bu paradigmayla uyumlu bir sistemin nasıl kurulabileceği üzerine ERG tarafından geliştirilen önerileri aktardı.

4+4+4 ile zorunlu hale getirilen ortaöğretimde hızlı yaygınlaşmanın süreceğini belirten Şaşmaz, bunun beraberinde “fırsat eşitliği” vurgusu getirmesinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Ancak Şaşmaz, ortaöğretimde her yıl öğrencilerin % 10 okulu terk ettiğini, bunun ortaöğretimde kalite eksikliğinin çok net bir göstergesi olduğunu belirtti. Şaşmaz, ortaöğretim çağındaki gençlerin yalnızca % 10’unun annesinin lise ve üstü mezunu olduğunu belirterek, ortaöğretimin zorunlu hale getirilmesi için toplumsal hazırlığın da eksik olduğunu belirtti.

Şaşmaz, yeni sistemde ortaöğretimde eşitlik vurgusu artarken, “çeşitlilik” vurgusunun da kaybolamayacağını aktardı. Lise çağında öğrencilerin farklı ihtiyaçları doğrultusunda farklı alanlarda uzmanlaşan liselerin kaçınılmaz olacağı, sunumdu vurgulananlar arasındaydı.

Dolayısıyla, ortaöğretime geçişin ve ortaöğretimin geleceğinde yaşanan belirsizliklerin bu zorluklardan kaynaklandığı belirtildi.

ERG Politika Analisti Şaşmaz, yeni sistem içinde ortaöğretimde “öğrencilerin kendilerini ve dünyayı tanımalarına olanak sağlamak gerekliliği ile temel becerileri ilköğretimde kazanarak, ortaöğretimde toplumsal hayata aktif katılım gerektiren becerilere odaklanma” nın amaçlanması gerektiğini ve böylelikle “öğrencilerin, önlerindeki seçenekleri ve bu seçeneklerin anlam kazandığı ülke ve dünya koşullarını değerlendirebileceklerini” söyledi.

ERG’nin ortaöğretimde kapsamlı dönüşüm için çizdiği genel çerçeveyi paylaşan Şaşmaz, “seçici devlet liseleri”nin eşitlik idealindeki yerinin ise şu anki seçme yöntemine bakarak değerlendirilmesi gerektiğini, okulların değil seçme yönteminin “eşitlik” idealine ve ilkesine aykırı olduğunu aktardı. Dünyadaki seçici lise örneklerinden ve uygulamalarından verdiği örneklere ek olarak seçici devlet liselerine öğrenci seçimine dair ERG’nin önerilerini aktardı.

Prof. Dr. Ata Tezbaşaran 4+4+4 sisteminin kabul edildiği 18. Milli Eğitim Şurası Komisyon Üyelerinden biri olarak Genel Kurul’da verdikleri, kabul gören önergeleri ve gereklilikleri paylaştı. Sayın Tezbaşaran komisyon çalışmalarına bağlı olarak sürece ve sınavlara yönelik önergelerini;

“İlköğretim ve ortaöğretim boyunca sürecek rehberlik uygulamaları ve özel yeteneklerine uygun akademik, beceri, ilgi ve özel yetenek gelişim profillerine bağlı olarak zamanla öğretim sisteminin tek sınav odaklı olmaktan çıkaracak bir model oluşturulmalıdır.

Ortaöğretime ve yükseköğretime geçişte öğrenim süresi boyunca sürekli ve sistematik bir biçimde derlenen nesnel bilgilere dayalı olarak kurulacak olan bir yöneltme, yönlendirme modeli hayata geçirilinceye kadar SBS ile YGS ve LYS sınavlarında ezber bilgilerle doğru cevaplandırılan sorular yerine, yenilenen öğretim programlarında kapsanan ortak düşünme becerileri ile derse özel sorun çözme becerilerini yoklayan sorular sorulmalıdır. Bu durumun zaman içerisinde giderilmesi sınav odaklılıktan süreç odaklılığa geçilmesi için yöneltme yönlendirme kararlarının daha nesnel temellere oturtulması model önerileri sunulmuştur.” şeklinde aktardı.

Sistemin öğretmenler tarafında yansımalarının atama, açığa çıkan öğretmenler, müfredatta yaşanan belirsizlikler, yeni tanışılan yaş seviyeleri ve sınıf yapıları olduğunu aktaran Prof. Dr. Tezbaşaran, velilerin 4+4+4 sürecinin ilk yılını neyin olup bittiğinin anlayamadan, endişeli ve kulaktan dolma bilgilerle yaşadığını, çocukların ise öğrenci olmaya alışmakla geçirdiğini vurguladı. Okulların eğitime duyarlılıkları ve gösterdikleri hassaiyet ile çocukların ve ailelerin olumsuz olarak en az etkilenmeleri için özel çaba gösterdiklerine dikkat çekti.

4+4+4 yasası ile 12 yıl zorunlu eğitimin köylerde okuma mücadelesi veren kız çocuklarında yarattığı umudu, okula giderek değişecek yaşamlarına dair duygu ve düşüncelerini yerinde yaptığı incelemelerden örneklerle aktardı.

Katılımcıların ilgi ile izlediği panelde velilerin zihinlerinde oluşan yeni sisteme yönelik sorular konuyu yakından izleyen uzmanlarca yanıtlandı.

İELEV Eğitim Dünyası Seminerleri’ nde yer alan sunumlara aşağıdaki linklere tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Sayın Oktay Aydın’ın sunumu için tıklayınız.
Sayın Aytuğ Şaşmaz’ın sunumu için tıklayınız.
Sayın Prof. Dr. Ata Tezbaşaran’ın sunumu tıklayınız.
 


Foto Galeri